Kochesoko Martin: 'Adalet Aramaya Devam Edeceğiz!'

#7006 Ekleme Tarihi 26/05/2021 02:32:14

Genç yaşlarından itibaren Çerkes siyasetiyle içli dışlı ve Çerkesya’nın Kabardey bölgesinden bir aktivist olan 31 yaşındaki XaBze Xase Başkanı Martin Kochesoko, Rusya Federasyonu'nun ve KBR yöneticilerinin de dikkatini çeken isimlerden biriydi. 

1988 yılında Kabardey Balkar Cumhuriyeti'nin Verkhniy Kurkujin köyünde dünyaya gelen Martin'in siyasi çalışmalarının tek amacı, Çerkes halkının tarihi hafızasını geri kazanması, geleneklerinin yeniden diriltmesi, dilini ve kültürünü korumaktı. 

Sochi 2014 Olimpiyat Oyunları sonrası yıllarda yıldırma politikalarına maruz kalan Ruslan Çeşt ve diğer Çerkes aktivistlerin kendilerini geri çekmeleriyle Kabardey'de, Çerkes sivil politik harekette, özellikle de önderlik pozisyonunda bir boşluk ortaya çıkmıştı.

Martin, belki de çok erken yaşlardan beri Çerkes ulusal mücadelesinin içinde olmasının verdiği güvenle, ortaya çıkan bu boşluğu doldurmak için arkadaşlarıyla beraber “XaBze” derneğini kurdu. 

Cumhuriyet içerisinde organize ettikleri ve dahil oldukları kültürel etkinliklerle XaBze derneği, doğru sloganları ve kararlı-cesur duruşları ile kısa sürede öne çıktı. İsimleri Çerkesya Hareketi ile birlikte diasporada da duyuldu. 

Martin’nin bu hızlı yükselişi KBR'deki “bazı yetkililerin” de dikkatinden kaçmadı. Bazen doğrudan, bazen de ailesine gönderdikleri isimler üzerinden faaliyetlerini yavaşlatmasını istediler. Martin, bu uyarıları kısmen dikkate aldıysa da, çalışmalarına devam etti. 

Ve sonunda beklenen oldu. Etkisiz hale getirmek için, Martin'e bir kumpas kuruldu:  

7 Haziran 2019 tarihinde uyuşturucu bulundurma suçuyla gözaltına alındı. Yoğun baskı, işkence ve hatta hem kendisine hem de ailesine yönelik ölüm tehditleri altında, bazı yakınlarının ve avukatının da yanlış yönlendirmesi ile Martin, suçlamaları kabul etti ve bir "itiraf" imzaladı. 

Ama kısa sürede bu yanlıştan döndü ve mahkemede, gözaltında kendisine baskı yapıldığını, tehdit edildiğini, bu nedenle hazırlanan "itiraf"ı imzalamak zorunda kaldığını; suçsuz olduğunu dile getirdi. Duruşmalarda dinlenen "tanıklar"ın ve polislerin ifadeleri ile suçsuz olduğu ve Martin'e bir kumpas kurulduğu ortaya çıktı.  

Ve bütün Çerkes camiası ayağa kalktı. Mahkemedeki duruşuyla, kararlılığıyla ve ahlakıyla örnek bir tavır alan Martin'e sahip çıktı. Sadece Dünya Çerkes Birliği ( DÇB ) ve bileşenleri bu süreçte sessiz kaldılar ve Martin'e sahip çıkmadılar. 

Martin'in karar duruşması öncesi yaptığı savunmasına Çerkes ulusal kıyafeti ile çıkması, bir kez daha bizlere, kendisine komplo kuran düzene ve tüm dünyaya haklı ve kararlı duruşunu göstermek adına güçlü bir hamleydi.

Hakim, beklendiği gibi, "orta yol"u bulmaya çalıştı: hem Martin'in bir daha hapishaneye girmemesi hem de komplocuları kurtarmak için Martin'e "3 yıl gözetim" cezası verdi.

Martin'in duruşma salonundan çıktıktan sonra, kendisini bekleyen ve destekleyen kalabalığı, "siz gerçeği biliyorsunuz" diyerek ve gülümseyerek selamlaması bize Nazım Hikmet'in bir sözünü hatırlattı: “Gülümsemek; adaleti bozuk düzene, sessiz bir küfürdür. Gülümseyin.” Martin de kendisi ve Çerkes halkı için gülümsedi!

Martin'e bu karar hakkında ne düşündüğünü, bundan sonrasında ne yapacağını, bu durumun kendisini nasıl etkilediğini sorduk. Şimdi sözü Martin'e bırakıyoruz.
 
ÇERKESYA GENÇLİĞİ: "Martin duruşmaları izledik. Seni gözaltına alırken ve sorgulaman esnasında bir çok usulsüzlük yapıldı. Bunlar mahkemede kanıtlandı. Tanıklar ve polisler duruşmalarda çoğu zaman hakimin ve avukatının sorularına 'bilmiyorum', 'hatırlamıyorum' diye yanıtlar verdiler. Ve tutanaklarda tutarsızlıklar vardı.  

Biz bütün bunlar ortaya çıkınca, mahkemeden senin suçsuz olduğunu teyit edecek bir karar çıkmasını bekledik. Ve tekrar cezaevine girmeyeceksen de, seni suçlayan bu karara hem şaşırdık hem de üzüldük.   

Sorun neredeydi Martin? Hakim neden böyle bir karar verdi? Üzerinde bir baskı mı vardı?"

KOCHESOKO MARTİN: Ben de mahkemenin adil bir karar vereceğini, beraat kararı vereceğini umuyordum. Yargıcın duruşma sırasında dile getirilen tüm hususları dikkate almadığına inanıyorum. Doğal olarak adalet aramaya devam edeceğiz.

ÇG : Uzun bir süreç yaşadın. Dava sürecin seni nasıl etkiledi, sende nasıl izler bıraktı? 

K. M. : Bu dava başlamadan önce, ülkemizdeki kolluk sisteminin o kadar zayıf çalıştığını ve Rusya kanunlarının kolluk kuvvetleri tarafından bile gerektiği gibi uygulanmadığını hayal edemiyordum. Kolluk kuvvetleri ile ilgili olarak dışarıdan gözlemleyebildiğimiz ve içeride neler olduğu konusunda büyük farklılık var. 

Rusya'da yürütme sistemine dahil olan organların birbirlerinin yanlışlarını örtmekle meşgul oldukları gerçeğiyle karşı karşıya kaldım.

Yetkililerin ve temsilcilerinin bana her şeyi anladıklarını ve hatta beni kalplerinde bir yerde desteklediklerini söylemeleri benim için şaşırtıcıydı, ancak hiçbir şey yapamıyorlardı; çünkü uygulamaya zorlandıkları aynı adaletsizlikten kendileri için korkuyorlardı. 

Sıradan insanlardan, sosyal aktivistlerden, insan hakları savunucularından ve farklı ülke, millet, inanç temsilcilerinden bu kadar destek beklemiyordum. 

Bence insanlar yaşanan adaletsizliği görüyor ve anlıyor.

Aldığım destek sadece toplumun bana karşı tavrının bir yansıması değil, aynı zamanda toplumun güvenmediği bir sisteme yönelik tutumunu da gösteriyor. 

Çok sayıda insanın, diasporadaki insanlarımızın farklı örgütlerinin temsilcilerinin, beni desteklemek için, adalet için bir araya gelmeleri beni cesaretlendiriyor. Bu çok cesaret verici ve bence halkımızın yeniden birleşmesinin bir başka işareti.

ÇG: Martin, duruşmaların başlayınca diasporada, Nalçik'te bir 'KOMİTE'nin kurulduğu veya olduğu, bu KOMİTE'nin senin için ilgili ve yetkili kişilerle görüştüğü söylemi yayıldı. 

Böyle bir 'KOMİTE' kuruldu mu? Veya var mı? Seninle, avukatınla veya XaBze ile görüşen oldu mu? Bu KOMİTE'nin senin bir daha hapishaneye girmeyecek kadar bir ceza almanı sağlamaya, uzlaşmaya ( kimle bilmiyoruz? ) çalıştığı da söylendi.

Bu konuda bilgin var mı? Ne söyleyebilirsin?

K. M. : Süreci ilk günlerden itibaren takip eden ve gerektiği gibi tepki veren kişiler, farklı kuruluşların temsilcileri, duyarlı insanlar ve arkadaşlar vardı. Ama bu konuda bir "komite"nin kurulduğundan haberim yok.

ÇG : Bir de başka ülkelerde benzer durumlarda, senin gibi haksız gerekçelerle tutuklananlara, yargılananlara insanlar çok kitlesel etkinliklerle destek veriyorlar. 

Ama, mesela Hatko Schamis'in davasında da şahit olduk, Nalçik'te insanlar böyle davalara karşı ilgisiz kalıyorlar, yeterince sahiplenmiyorlar. 

Evet seni yalnız bırakmamaya çalışan ailen, arkadaşların, dostların vardı. Biz bu desteğin yeterli olmadığını düşündük. Hatta DÇB gibi kurumlardan hiç destek alamadın sanırız. 

Bunun nedeni sence ne?

K. M. : Evet, gerçekten de böyle bir kanunsuzluk karşısında ve kanunsuzluğun herkesin önünde olduğunu gördüğünüzde, tüm toplumun adalet için ayağa kalkması gerektiğini düşünüyorsunuz. Ama hayatta maalesef her şey öyle değil. 

Bu konuda adalet için ayağa kalkması gereken bazı kuruluşlardan tek bir söz duymadık. Ve bunu ilk kez görmüyoruz. Ama bu yüzden vazgeçmemeliyiz. Kendimize ve insanlara daha fazla güvenmemiz ve önemsememiz gerekir. 

Hatko Schamis'i 2012 yılından beri halkımın gerçek bir vatanseveri olarak tanıyorum. Bu süre boyunca Çerkes kültürünün tanıtılmasında ve halkımızın yeniden canlanmasında oldukça aktifti. Shamis, Rusçayı ve anadili Çerkesçeyi daha iyi öğrenmek ve burada yaşamak için Nalçik'e; vatanına döndü. Ancak kendisine bu fırsat verilmedi. 

Şimdiye kadar, yetkililerin böyle bir karar vermesinin resmi nedeni kamuoyuna açıklanmadı. Biz de o süreçte yaşanan hukuksuzluk hakkında ve bunu önlemek için mevcut tüm yasal yollarla insanları yeterince bilgilendiremedik. 

Çerkes halkı ve duyarlı insanlar için bir sürpriz oldu, toplumun kafası karıştı ve kısa sürede kendini örgütleyemedi. Toplum, potansiyelini ve modern dünyada gördüğümüz mekanizmaları yeterince anlamış değil. Bu bizim gözlemimiz. 

Ama deyim yerindeyse, "hiçbir şey bize kendi hatalarımız kadar öğretemez." 

Bu tez, daha sonra rolünü oynadı. Şimşek hızıyla kendi kendine örgütlenme, birlik, dayanışma, süreci etkilemek için mümkün olan tüm yasal yöntemlerin kullanılması... tüm dünya Çerkesleri bunu gösterdi. 

Çerkes halkı, hedeflerine ulaşmada gücünü ve birliğini hissetmeli ve hissettirmelidir. 

Tabii ki, bu faktörler serbest bırakılmamda önemli bir rol oynadı. Kendileri için zor bir dönemde organize olabilen ve kolluk kuvvetlerinin yasadışı eylemlerini geri püskürtebilen halkımıza her zaman minnettar olacağım.

ÇG: Bundan sonra ne yapmayı düşünüyorsun Martin?

K. M. : Adalet arayacağız. Şimdi bunun herhangi bir faaliyetin temeli olduğunu daha da iyi anlıyorum.

Çerkesya Gençliği
Nemıtıko Yifıneps

  • facebook sharing buttonFacebook
  • twitter sharing buttonTwitter
  • pinterest sharing buttonPinterest
  • linkedin sharing buttonLinkedin
  • tumblr sharing buttonTumblr
  • vk sharing buttonvk
  • odnoklassniki sharing buttonOdnoklassniki
  • reddit sharing buttonReddit
  • whatsapp sharing buttonWhatsapp
  • googlebookmarks sharing buttonGoogle Bookmarks