Çerkeslerin Savaş Gelenekleri ( Ahlakı )

#11679 Ekleme Tarihi 09/07/2025 11:35:36

Çerkeslerde savaşlar belli kurallar ve gelenekler çerçevesinde gerçekleşirdi.

Öncelikle savaş ilanı düşman önderlerine iletilirken, kırk ok sembolik olarak düşman tarafına gönderilirdi. Geleneklere göre elçinin can güvenliği ve kişisel dokunulmazlığı vardır. 

Efsanelerde anlatılanlara göre; Çerkeslerin oldukça ilginç gelenekleri vardı. Gündüz savaştıkları düşmanlarını ziyaret ederler ya da onları davet ederek ağırlarlardı. Savaşın onuruna şenlikler düzenlenir, plansız ve endişesiz görüşmeler yaparlardı. 

Çatışmalar sırasında kaçışlar doğal olaylardır. Bu kaçışlar sırasında diğer savaşçıların yetişmeleri ve çatışmaya devam etmek için uygun koşullar beklenirdi. 

Savaşlar sırasında hazırlıksız yakalanmak, çatışmasız ganimet vermek, atların çalınması, şehitlerin savaş alanında bırakılması en utanılacak durumlardır. Canını bağışlatmak uğruna bile olsa çatışmasız ganimetleri vererek çekilmek en büyük onursuzluk ve korkaklıktır. Ganimet elde etmek amaç değil araçtır. Kahramanlık sembolü olarak değerlendirilir. 

Çerkesler kendi aralarındaki kuralcılığı diğer halklarla olan ilişkilerinde esnektir. Aile ve ev kutsaldır, dokunulmazdır. Ev içinde insan öldürmemek gibi bir kural vardır. Gelenekler ev içinde insan öldürülmesini yasaklar. 

Düşmanın eline diri olarak geçmek çok utanç vericidir. Esir düştüklerinde intihar etmeyi düşünmezler. Gelenek olarak intihar hoş karşılanmaz. 

En büyük onursuzluklardan biri de silahın yitirilmesidir. “Atlının savaşta ölmesi evinin yasıdır, silahını yitirmekse bütün halkın yasıdır.” der Çerkes atasözü. Savaşçı şehit olursa arkadaşları onun silahını korumak zorundadır. Silah düşman eline geçmemelidir.

Geleneklere göre savaşta şehit düşenlerin naaşları düşman eline bırakılmaz. Ölenlere ve ölenin naaşına saygı Çerkeslerin önemli özelliklerindendir. Gerekirse şehitlerin naaşlarının alınması için yeni akınlar düzenlenir. 

Yalnız kendi ölülerine değil düşmanların ölülerine de saygı gösterirler, ailesine teslim edilemeyen naaşları kurallar gereğince toprağa verirlerdi. 

Yaşam koşuları Çerkesleri olağan üstü savaşçı yapmıştır ama asla acımasız ve hunhar olmamışlardır. Yapıları gereği cesur ve kararlıydılar. Gereksiz yere kan dökmeyi ve hunharlığı sevmezlerdi.  

Çatışma sırasında teslim olan düşman, Çerkesler arasında kesin dokunulmazlığa sahiptir. Kadın esirler konuk gibi atlarla götürülür, yaya götürülmezdi. 

Çatışmalarda silahsız, yaralı, direnme gücü olmayanlara saldırmak utanç vericidir. Aksine davrananlar aşağılanmıştır. 

Çerkes toplumunu kimse kendi isteği dışında savaşa gönderemez. Kendileri tehlikeye karşı koşarlar, dövüşürler, ölürler. Yaralanmaları en büyük ödüldür. Diğer halklarda savaşçılar emir alarak harekete geçerler. 

Çatışmalardan önce Çerkes halk sanatçıları “Ceguako”lar yüksek yerlere çıkarak gözlemlediklerini daha sonra şarkılarında anlatırlarmış. Zaman zaman çatışma sırasında adlarını sayarak onlara cesaret verirlermiş. Şarkılarda adlarının korkak geçmesinden herkes sakınırmış. Küçük düşmekten korkan insan doğal korkusunu yenerek, yiğitlik için güç elde eder…

Adığe Jıle

  • facebook sharing buttonFacebook
  • twitter sharing buttonTwitter
  • pinterest sharing buttonPinterest
  • linkedin sharing buttonLinkedin
  • tumblr sharing buttonTumblr
  • vk sharing buttonvk
  • odnoklassniki sharing buttonOdnoklassniki
  • reddit sharing buttonReddit
  • whatsapp sharing buttonWhatsapp
  • googlebookmarks sharing buttonGoogle Bookmarks