Doğduğun veya doyduğun değil: kimliğinle sonsuza kadar yaşayacağın yerdir vatanın...

#5996 Ekleme Tarihi 07/10/2020 11:48:29

Uzun zamandır "Çerkes" ve/veya "Çerkesyalı" olmanın önemini, tabelaların değişmesi gerektiğini anlatıyoruz. Bize mikrocu, bölücü falan demelerine, hakaret etmelerine aldırmadık, aldırmıyoruz.

Zaten "Milliyetçi" olduğumuzu hiç saklamadık. Evet, "Çerkes Milliyetçisi"yiz. Çünkü Çerkes halkı uluslaşmasını tamamlayamadı, asimile oluyor. Ve "uluslaşma mücadelesi"ne, siyaset biliminde ve dünyanın her yerinde "milliyetçilik" denir.

Öyleyse bize "Milliyetçi" denmesinden neden rahatsız olalım?

İşe kimlik tanımı yaparak başladık, çünkü "kimlik" gelecek demektir. Geleceği örgütlemek isteyenler önce kendilerine "biz kimiz" diye sorar, bir kimlik tanımı yapar ve bu kimliğe uyan; onun sorunlarını çözecek, geleceğini garanti altına alacak bir vizyon kurgularlar.

Kimlik bir toplumun sadece olduğu değil; olacağı durumu da tanımlar. Olduğu dündür, bugündür; olacağı ise gelecek. Olduğu kendiliğindendir, ama "olacak", iradi olarak örgütlenir.

Asimile olan bir halkın kimliği, dili, kültürü ve geleceği hayatın akışına bırakılamaz, çünkü hayatın akışı onu asimile eder.

Bilinçli bir tercih yapmalısınız, karar vermelisiniz!

Kimliğinizi korumaya veya bir kimlik sahibi olmaya karar verdiniz mi, o kimliği öğrenmeye başlarsınız. Yani kimlik, öğrenilir.

Öğrendikçe hayata kimliğiniz ile bakmaya başlarsınız. Kılık kıyafetiniz, sokakta yürüyüşünüz değişir. Yavaş yavaş kimliğinizin adamı/kadını olursunuz.

Kimlikdaşlarınızı daha çok seversiniz. Hayatınızı veya geleceğinizi kimlikdaşlarınızla birlikte örgütlemeye çalışırsınız.

Kimliğinizin tanımladığı alan, dokunduğunuz alandır. Enerjinizi, maddi ve manevi gücünüzü harcadığınız, feda ettiğiniz alan.

Bu nedenle kimlik, sadece bir "tabela" değildir. Kimliğiniz kişiliğiniz, hayata bakış açınızdır. Dostluklarınızın, yoldaşlıklarınızın, sosyal ilişkilerinizin ve hatta kuracağınız ailenizin temelidir.

Çerkes halkının geleceğini örgütleyebilmesi için bütün enerjisini, maddi ve manevi gücünü toplaması, hedefe kilitlenmesi gerekiyor.

Elbette insan çok özel bir konuya ilgi duyabilir; zamanını ve enerjisini o konuya yoğunlaştırabilir, kendisini bir "alt kimlik" ile tanımlayabilir. Mesela Beşiktaşlı olur, feminist olur.

Veya kendisini daha büyük bir bütünün parçası hisseder, sınırları aşar... İşçi olur, anti emperyalist olur, ümmet olur.

Ama bilin ki dokunduğunuz her şey size de dokunur. Değişirsiniz ve bir gün o dokunduğunuz şey olursunuz...

Kendinizi böyle bir "alt-özel" veya "üst-uluslar üstü" kimlik ile tanımlarsanız, ulusal-etnik kimliğinizin sorunlarına ilginiz azalır. Ait olduğunuz, sorunlarına ilgi duyup sevdiğiniz kimlik sizi yutar.

Bir Çerkes için, sadece "Abzah" veya "Kabardey" olmak da, "Kafkasyalı", "Türkiyeli" veya "dünyalı" olmak da günümüz şartlarında ve bulunduğumuz aşamada doğru değildir.

Çünkü kimlik aidiyettir. Aidiyeti güçlendirir. Doğru bir tanım yapmazsanız, ya genelin içinde boğulursunuz, ya da bütünü parçaya feda edersiniz.

"Türkiyeli bir Çerkes", Çerkes ulusal sorununa değil; Türkiye'de yaşayan herkesin, en iyi durumda, Türkiye'de yaşayan Çerkeslerin sorununa çözüm arar. Onu da "Türkiye'de" arar!

Çünkü Türkiyelilik aidiyeti vardır. Çerkesliği, Türkiyeliliğin veya Türkiye'nin sorunlarının izin verdiği kadardır. O kadar olacaktır.

Bu nedenle biz önce kimlik sorununu anlattık, hala da anlatmaya çalışıyoruz. Çünkü doğru bir kimlik tanımı yapmadan kimliğimizi örgütlemek de, bu kimliği temsil edecek örgütlenmeler yaratmak da, bizi asimile eden, enerjimizi çalan kimliklerden kurtulup Çerkes kimliğine aidiyeti güçlendirmek ve Çerkes Sorunu'nun çözümü için mücadele etmek de mümkün değildir.

Bu uzun bir yürüyüş olacak, belki de nesiller boyu sürecektir.

Stratejik hedefimiz tarihi vatanımız Çerkesya'yı siyasi, ekonomik ve demografik olarak güçlendirmek ve Çerkesya'nın yeniden inşasıdır.

İçinde bulunduğumuz taktik evresi ise; Çerkes'i bütün diğer aidiyetlerden kurtarmak, "Çerkes"i ve "Çerkesya"yı sevdirmek; Çerkesyalılık bilincini geliştirmektir.

Türkiyeliliğin yerini Çerkesyalılık almalıdır. Çünkü Çerkesyalılıkta, bir gelecek vizyonu vardır. Çerkes ulusal sorununun çözümü vardır.

Bu bilinci kazanan bir Çerkes, bilinçli ve kendisi farkında olmasa bile, geleceğimizi örgütlemeye hizmet edecektir.

Artık her Çerkes genci, elbette iyi bir meslek sahibi olmalı; ama vatanda yaşama hayali de kurmalıdır. Çünkü orada diktiği her bina, açtığı her işyeri, ektiği her ağaç, tedavi ettiği her hasta, yetiştirdiği her öğrenci ve büyüttüğü her çocuk... Çerkesya'nın geleceğini yeniden inşa etmeye hizmet edecektir.

Orada Çerkes olmak, Çerkesya'yı inşa etmek demektir!

Amerika'yı yeniden keşfetmeyeceksek eğer, şimdi "Çerkes"e ve "Çerkesya"ya aidiyeti güçlendirme, örgütleme ve örgütlü olma zamanıdır...

Bakış Açımız
Diğer Haberler
  • facebook sharing buttonFacebook
  • twitter sharing buttonTwitter
  • pinterest sharing buttonPinterest
  • linkedin sharing buttonLinkedin
  • tumblr sharing buttonTumblr
  • vk sharing buttonvk
  • odnoklassniki sharing buttonOdnoklassniki
  • reddit sharing buttonReddit
  • whatsapp sharing buttonWhatsapp
  • googlebookmarks sharing buttonGoogle Bookmarks