Antalya Çerkes Derneği’nde “İstişare Toplantısı” Düzenlendi - Hatko Schamis

29 Kasım Cumartesi günü Antalya Çerkes Derneği'nde "İstişare Grubu"nun bir toplantısı vardı. Ümit Dinçer ve beraberindeki heyet, kendilerini anlatmak ve bizi dinlemek-varsa önerilerimizi almak için  Antalya Çerkes Derneği'nin misafiri oldular.

Saat 16:00'da başlayan toplantıda İstişare Grubu adına konuşan Ümit Dinçer, "Diaspora Çerkesleri için hayat her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Buna birlikte bir çözüm bulmamız gerekiyor. Ne yazık ki kurumlarımız-camiamız son yıllarda çok ayrıştı, bölündü. Ayrışmaları artık geriye döndürmemiz mümkün değil, artık ayna kırıldı ve eski haline gelmesi mümkün değil" sözleri ile başladı konuşmasına.

"Ama ortak bir vizyonumuz da yok. Kötü bir diyalog ve iletişim sürecinden geçiyoruz. Tek tesellimiz aramızdaki ayrımların niteliksel olmaması, yani uzlaşmaz bir durum yok ve bir araya gelebiliriz. Yeni bir dernek veya Federasyon değil bahsettiğim, bunlardan bizde yeterince var. Peki ne istiyoruz? Kesin bir şey söyleyemiyoruz, onun da adını birlikte koyalım istiyoruz. Bu nedenle biz bir şey hazırlayıp toplumun önüne koymak istemedik. Bu yöntem toplumdan tepki çekiyor. Herşeyi birlikte hazırlayalım istiyoruz." sözleri ile devam etti.

"Tabandan tavana doğru bir yol izlemek izledik. Mutlaka ne istiyorsunuz diye soracak olursanız, daha sivil ve daha politik bir yapı olmalı diyoruz. Veya bizim de bir 'kırmızı elmamız' olmalı. Ama bunu da ortak akılla yapmak istiyoruz. Zaten hayat da bizi birlikte hareket edebileceğimiz mekanizmalar kurmaya zorluyor.

"Artık derneklerde politika üretmek çok zor. Derneklerimiz giderek daha az politik yapılar haline geliyorlar. Niteliksiz kalabalıklara dönüşme tehlikesi var.

"Ancak birlikte olabilmek ve birlikte çalışabilmek için de hepimizin bagajlarımızdan kurtulmamız gerekiyor. Bir toplumsal uzlaşıya ihtiyacımız var. Ama eğer toplum böyle bir şeye veya yapıya ihtiyaç yok derse, buna rağmen bir şey de yapmayız.

"Biz daha kentli bir örgütlenme olsun ve kentli siyaset yapalım istiyoruz. Diğer kurumlarla ve örgütlerle bir yarış, bir statü çatışması veya hiyerarşik bir ilişki olmasın istiyoruz..."

Özetle Ümit Dİnçer arkadaşımızın anlattıkları böyleydi. Ardından izleyicilerden gelen soruları cevapladı. 

Mesela, "burada yaptığınız her şeyde anavatana zarar verme durumu olabiliyor. Buna dikkat etmelisiniz" diyen bir katılımcı "evet, ama diaspora vatanda söylenemeyen şeyleri söylemeli, dik durmalı." diye yanıt verdi.  Veya "diasporada bir kelebeğin kanat çırpışları orada fırtınalara neden olabiliyor" diye aynı konuya dikkat çeken Dernek Başkanımıza, "Biz elbette Rusya'ya savaş açamayız, ama anavatanda yaşayan soydaşlarımızın doğuştan gelen bazı hakları var orada. Bizim bunları dile getirebilmemiz gerekiyor. Keza Cumhuriyetlerimizden de taleplerimiz var, bunları da dile getirebilmeliyiz. Mesela bir Dönüş meselesi var. Artık eski tanımlar anlamlarını yitirdiler. Mesela artık gidip orada 2 hafta tatil yapan veya orada bir ev arsa alan da dönüşçü olarak tanımlanmalı" dedi.

Bir başka katılımcı, "heybenizdeki herşeyi ortaya döktüğünüzü sanmıyorum. Heybenizdekileri saklıyorsunuz gibi bir his var bende" deyince, Ümit arkadaşımız "Heybemizde bir şey yok, belki de herşeye birlikte karar vermek istediğimiz için çok net şeyler söyleyemiyoruz. Zaten bu daha ilk toplantımız, ilk turumuz. Hemen yarın bir şey örgütleme durumumuz yok. Zaman alacak bir çalışma bu ve birlikte karar vereceğiz her şeye" diye karşılık verdi. 

Kamuoyunu bilgilendirmek için, önemli gördüğüm başlıkları not almaya çalıştım. Eksik bıraktığım bir şey yoktur umarım. 

08.12.2025