Retro İslamcılık

#7393 Ekleme Tarihi 11/09/2021 01:33:39

-Yeni Anayasa- AKP'de bilinçli geriye dönük "reform" düşünceleri üzerine-

Taner Aday

 

Son günlerde, TR basınında her zaman yapılageldiği gibi, çok kısa bir Anayasa tartışması duyuruldu. Gündem, iktirdarın başı tarafından hemen "uzay araştırmalarına" çevrildi.

Evlilik dışı ilişkiler de eklenerek, kendi içlerindeki imam nikahlı yaşama konusu gizlenerek, dikkatler "karşı mahalle" sakinlerine çekildi!

Ama asıl konu daha başka.

İslamcı çevrelerdeki genel eğilim, geriye dönük islamcılık. Ben buna Retro- İslamcılık diyorum.

Bu yeni İslamcılığın belirgin temsilcileri, bilinçsizce ya da bilerek, AKP'nin yaptıklarının, İslam ile ilişkisi olmadığını yayıyorlar. Bazıları (Dücane Cündioğlu) biraz acemice, sözümona felsefi tartışırken, diğeri (İhsan Eliaçık) daha radikalmiş gibi, „gerçek İslam'da bunlar olmaz.“ deyip, sınıfsız toplum tartışması içine "Hz.Ömer adaleti" gibi son derece ideal, bütünüyle inanca dayalı, hayalci bir İslam projesini, poitikanın merkezine almaya zorluyor. Bir diğeri (Levent Gültekin), AKP karşıtı söylemlerle, islami çevrelerdeki olası muhalefete, "Bir çözüm elbette var. Bu da gerçek İslamdır." mesajı veriyor. Onun da dediği şey: "Asıl İslam bu değildir!"

Kısaca, topluma: „İslam'dan vaz geçmeyin. Bu yanlışlar bir gün düzelir.“ Mesajları veriliyor.

Kendi içlerinde, sözüm ona Fetöcülük ile savaş adına sürdürülen düzenlemelerden oluşan bu büyük çatlağın sonuçları daha tutucu. Işte bu nokta, "Geriye doğru İslamcılık" dediğim kanadın belirginleştiği noktadır. Fethullahçılar, Said Nursi'nin "batının tekniğini alalım, kendimiz kalalım" diye özetlenebilecek bir politik tutumuna, Türkçü İslam eklendi. Bu akım, Retro-İslam akımı ise, -şimdilik belirsiz ama- "Öze dönme" adı altında, politikayı daha da radikalleştirecek bir çizgiyi dayatıyor.

İstekleri, geniş katmanlara, -buna CHP yandaşları da dahil- son derece masum gelmektedir. Bu konuda Aleviler de farklı değildir. Onlar da "Asıl Alevilik", "İslam dışı, içi Alevilik" tartışmaları ile en doğru inancın kendilerininki olduğu iddiasını bilinçlerine yerleştirdiler. Osmanlıcıların, türkçülerin çarpık tarih anlayışları ile yaptıkları saldırılar, onlarda da bilinçsizce kendi tutumlarının doğruluğu inancını pekiştirdi.

Kısaca her inanç, bilinçli bir geriye dönüş ideolojisini benimsemiş, kanıksamış görünüyor.

Evet, neden olmasın? Öze dönmek kötü bir şey midir?

Söz konusu bir dini bir inanç ise açıkça kötüdür! Kötüdür çünkü her dini inanç, barışın, adaletin, eşitlik ile özgürlüğün de ancak tüm toplum kendi inancına girerse olacağına inanır.

Her din bir diğerini yanlış, inkarcı olmakla suçlar. Barış denen ortamın gelmemesinin önündeki en büyük engel de işte bu boş inançtır!

Sonuç olarak, Türkiye'deki gelişmeler, AKP iktidarına karşı belirli- belirsiz gelişen muhalefet ile bizzat iktidar çevrelerinin, giderek geriye dönük projelere yöneleceği şeklinde olacağıdır. Laf aramızda, bu tür gelişmeleri Türkiye Solu her darbe sonrası yaşamıştır. Sonuç da herkesin bildiği, gördüğü bu günkü tablodur! "Somut durumun somut tahlili" deyip de her yeni bir şey diyeni aforoz eden, inkarcılıkla suçlayarak  linç kampanyası açan da işte bu "sol" dur!

Güçlü görünenlerin bağırdıkları anlar, onların kendi inançları konusundaki inançsızlıklarını sergiledikleri anlardır.

İnsanların, örgütlerin en zayıf anları, kendilerini en güçlü sandıkları andır. Bu anlamda bu iktidar en zayıf anlarını yaşamaktadır.

Bütün bunları, iktidarı koruma kaygısı, çabaları ile birleştirince, AKP ile yöneticisinin "Biz her vatandaşımızı doğal AKP üyesi görüyoruz." diyen R.Tayyip Erdoğan'ın, neleri göze alabileceğini düşünebilirsiniz.

  • facebook sharing buttonFacebook
  • twitter sharing buttonTwitter
  • pinterest sharing buttonPinterest
  • linkedin sharing buttonLinkedin
  • tumblr sharing buttonTumblr
  • vk sharing buttonvk
  • odnoklassniki sharing buttonOdnoklassniki
  • reddit sharing buttonReddit
  • whatsapp sharing buttonWhatsapp
  • googlebookmarks sharing buttonGoogle Bookmarks