Akan Su Kir Tutmaz! Hatko Schamis

#6834 Ekleme Tarihi 21/03/2021 11:19:48

"İstanbul Sözleşmesi"nin dün gece feshedilmesi üzerine kadınlar Türkiye'nin birkaç ilinde protesto eylemleri düzenleme kararı aldılar.

Ankara'da, saat 17:00'de, Çankaya Belediyesi'nin önünde düzenlenecekti. 16:30'da gittim. Alan, polis tarafından kuşatılmıştı.

Ama kadınlar da önlem alıp, eylemi belediye binasının arka tarafına, Sakarya caddesine taşıdılar. Polis hazırlıksız yakalandı. Ve onlar gelene kadar, kadınlar toplanıp eyleme başlamış oldular.

Aslında bu aralar çok yoğunum, ama böyle etkinliklere gitmem gerekiyor. Sadece ben gitmezsem orada bir kişi eksik olacağı için değil; gitmezsem bende bir şeyler eksileceği; tavır almadığım herşey bana da bulaşacağı ve beni de çürüteceği için...

Eylemde 18-20 yaşlarında genç kadınlar çoğunluktu. Canlı bir kitleydi. Hiç susmadılar. En çok "Dünya Yerinden Oynar, Kadınlar Özgür Olsa!" veya "Susmayacağız, Korkmayacağız, İtaat Etmeyeceğiz!" ve "Jin, Jiyan, Azadi" sloganlarını attılar. Coşkuyla...

"Zıpla, Zıpla, Zıplamayan Tayyiptir" sloganı atılırken, ister istemez herkes zıplıyor. Zıplamazsan sonu kötü...

Polis kadınların yürümesine izin vermedi, ama şiddet de uygulamadı. Hatta hiç olumsuz bir şey olmadı ve basın açıklaması okunduktan sonra herkes olaysız bir şekilde dağıldı.

En azından benim olduğum yerde.

Dikkatimi çeken, eyleme çok az erkek katılmıştı. Belki de kadınların şikayet ettikleri sorunların muhatapları olmadıkları düşünüyorlar.

Öyle ya, kadınlar kendi kendilerine şiddet uyguluyorlar, kendi kendilerini taciz ediyorlar...

Veya kadınlar eyleme gitmiş, erkekler ev işlerini halletmek için evde kalmış da olabilir, bilmiyorum.

Bence dünyada dinden, dilden, kimlikten, kültürden, gelenek görenekten ve sistemden bağımsız bir kadın sorunu var.

Biri biraz daha iyi, diğeri biraz daha kötü olsa da, var bu sorun.

Cinsiyet farkından ve erkek egemen yaşamdan-düzenden kaynaklanıyor sanırım.

Bu nedenle kadınlar, örgütlenmekte ve seslerini dünyaya duyurmaya çalışmakta haklı.

Aslında herhangi bir konuda, başkalarının; hatta çoğunluğun göremediği sorunları gören ve/veya hisseden herkes örgütlenmeli.

Örgütlü toplum güzeldir; güzelleştirir, temizler.

Boşuna dememişler "akan su kir tutmaz" diye.

Pandemi, polis, hapis vs demeyen yüzlerce coşkulu ve cesur genç kadını meydanda görünce imrendim tabii biraz.

Bizde 18-20 yaşındakiler böyle şeylerle pek ilgilenmezler de!

Veya büyüklerden "küçükler"e bir türlü sıra gelmez de!

Erkekler, "neyiniz eksik?", "rahatlık mı battı?" veya "sen de aykırı olma!" falan demeden önce, kadınların yakındıkları kötülüklerin çoğunu kendilerinin yaptıklarını görseler ve eleştirileri dinleseler fena olmaz.

Belki bir gün erkekler de meydana çıkar ve:

"Haklısınız, özür diliyoruz!" derler.

O günleri biz görmeyiz de, görenler olacak mutlaka...

Eski sloganlarla bitireyim: "Yetmez, ama 'İstanbul Sözleşmesi'ne evet!" Ve, "Evet, kadınlar örgütlensin, hemen şimdi!..."

  • facebook sharing buttonFacebook
  • twitter sharing buttonTwitter
  • pinterest sharing buttonPinterest
  • linkedin sharing buttonLinkedin
  • tumblr sharing buttonTumblr
  • vk sharing buttonvk
  • odnoklassniki sharing buttonOdnoklassniki
  • reddit sharing buttonReddit
  • whatsapp sharing buttonWhatsapp
  • googlebookmarks sharing buttonGoogle Bookmarks