Nobel Barış Ödülü Netanyahu’ya…

#12093 Ekleme Tarihi 11/10/2025 11:06:36

İsrail ile Gazze'yi yöneten Filistinli örgütler Mısır'da bir anlaşma imzaladılar. Anlaşmaya göre, önce ateşkes olacak ve İsrail askeri güçleri biraz geri çekilecek, sonra Filistin'li örgütler, canlı ve cansız bütün İsrail'li esirleri; İsrail de "sakıncalı olmayan" Filistin'li tutsakları serbest bırakacak ve yardım konvoyları Gazze'ye girecek. 

Sonra ne olacak, bilmiyoruz? Herşey mümkün... Ama en çok mümkün olan: Filistin'li örgütlerin silah bırakması, bırakmayanların sürgün edilmesi ve Gazze'yi "tarafsız" Filistinlilerin yönetmesi. 

Büyük ihtimal Hamas, hatta Müslüman Kardeşler bütün dünyada, siyasi alandan tasfiye edilecek. Filistin'e "devletimsi" bir şey verilecek, Arap ve müslüman ülkeler İsrail ile barışacak ve Doğu Akdeniz, özellikle İsrail, önemli bir enerji ve ticaret merkezi olacak.

Böyle büyük bir proje için büyük bir provokasyon gerekiyordu, bu görev Hamas'a verildi. 7 Ekim 2023'te İsrail'e saldıran "bizim" Hamas ve Batı'nın her zaman himaye ettiği İsrail, bu oyunun baş aktörleri oldular, ama "yardımcı aktörler" de rollerini iyi oynadılar. 

Sonunda "direniş ekseni" diye bir şey kalmadı; İran kendini kurtarma derdinde, Suriye ve Lübnan can çekişiyor, Yemen, "ben nasıl kandım bu İngiliz ve Amerikan ajanı cemaatlere" diye kendini sorguluyor... 

Artık belgeler ortalığa saçıldı: İsrail'in 7 Ekim saldırısından haberinin olduğu, hatta daha trajik olması için "Hannibal" planını uyguladığı... Suriye ile Hizbullah'ın müttefikleri tarafından satıldığı... biliniyor. 

Hedef, Arap ve müslüman coğrafyada İsrail ve Batı'ya düşman bir gücün kalmaması, rollerini oynayan ve misyonları biten bu güçlerin zehirledikleri kitlelerin ve halkların "kurtarılması". 

Büyük ve küçük Hanibalların garantörü oldukları, Mısır'da imzalanan anlaşmanın ikinci, üçüncü, dördüncü... aşamaları bu! 

Bu süreçten benim aklımda kalacak olan: giyim kuşamları ve hayat tarzları nedeniyle bazı çevrelerin ötekileştirdikleri Hristiyan, Yahudi, Müslüman, Ateist... Alman, İtalyan, İngiliz... Latin Amerikalı... Asyalı... milyonlarca insanın dünyanın dört bir yanında zulme karşı ayağa kalkmaları; İspanya, Güney Afrika, Kolombiya gibi ülkelerin İsrail'e karşı tavırları olacak. Daha güzel bir geleceği bu insanlar kuracak!

Bir de nobel barış ödülü var. 

Bazıları ödülün, oynadığı rolü doğru analiz edemedikleri için "Sumud"a verilmesi gerektiğini söylüyorlardı. Trump da çok istedi bu ödülü. Ama ödül Venezuela muhalefet lideri Maria Corina Machado'ya verildi. 

Kim bu Machado? Hayat hikayesini anlatmayayım, şu kadarı yeterli: 

Venezuella'da Maduro hükümetini devirmek için Batı'dan yardım ve müdahale etmelerini isteyen Machado, İsrail'i ve İsrail ordusunun Gazze'deki saldırılarını destekleyen belki tek Latin Amerikalı "lider".  

Ödülünü, Nobel Barış Ödülü almayı çok isteyen Trump'a ithaf eden Machado “Venezuela'nın mücadelesi İsrail'in mücadelesidir” diyordu mesela ve İsrail'i “özgürlüğün gerçek müttefiki” olarak nitelendiriyordu. Eğer iktidara gelirse Venezuela Büyükelçiliği'ni Tel Aviv'den Kudüs'e taşıyacağına dair söz vermişti.

Machado, 2018 yılında, ülkesinde rejim değişikliği için İsrail ve Arjantin'e mektuplar yazmış; onlardan, suçlu Venezuela rejiminin yıkılması için güçlerini ve etkilerini kullanmalarını rica istemişti.

"Barış Ödülü" işte böyle birine, yani aslında Netanyahu'ya verildi.

Yazımı daha ilginç bir haberle bitireyim: 

CHP’nin tutuklu Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, Machado’yu kazandığı Nobel Barış Ödülü nedeniyle kutladı. Şöyle diyor İmamoğlu: 

“Nobel Barış Ödülü’nü kazanan Maria Corina Machado’yu en içten duygularımla kutluyorum. Venezuela’da demokrasi ve özgürlük mücadelesi verenlerin bu onurlu başarısı, sadece Latin Amerika için değil, otoriter rejimlerin gölgesinde yaşayan tüm halklar için ilham vericidir. 

"Diktatörlüklerin, baskıların ve hukuksuzlukların hüküm sürdüğü bir dünyada, halkların iradesini savunan cesur liderler, insanlığın ortak geleceği için umut kaynağıdır. Bugün Maria Corina Machado’nun ödülle taçlandırılan mücadelesi, yarının özgür ve demokratik toplumlarının teminatıdır.

"Türkiye’de de bizler aynı inanç ve kararlılıkla adalet, özgürlük ve demokrasi mücadelesini sürdürüyoruz. Bu ödül, her coğrafyada demokrasiye inananlara verilmiş bir cesaret ve dayanışma mesajıdır.”

Ben şaşırmadım... 

Hatko Schamis

11 Ekim 2025

  • facebook sharing buttonFacebook
  • twitter sharing buttonTwitter
  • pinterest sharing buttonPinterest
  • linkedin sharing buttonLinkedin
  • tumblr sharing buttonTumblr
  • vk sharing buttonvk
  • odnoklassniki sharing buttonOdnoklassniki
  • reddit sharing buttonReddit
  • whatsapp sharing buttonWhatsapp
  • googlebookmarks sharing buttonGoogle Bookmarks